Blog Travesti - istanbul travesti ankara travesti

Travesti Siteleri Ve Botoks Tedavisi

16 Kasım 2016 Yazarı: pedro

Botoks yüzdeki kırışıklıkları önlemek adına yapılan en başarılı tıbbi operasyonlardan biri olarak bilinse de, aynı zamanda günümüzde bundan başka birçok tıbbi uygulama da kullanılıyor. Doktorlar Botox’u migren ağrılarından şaşılığa, mesane kası kasılmalarından göz kapağındaki aşırı terlemeye kadar birçok farklı rahatsızlıkta kullanıyorlar. Botox tüm bunların yanı sıra geçici felç tedavisinde de kullanılıyor.

Botox günümüzde birçok rahatsızlığın tedavisinde kullanılıyor.

Yapılan son araştırmalar gösteriyor ki, Botox cinsel işlev bozukluğunun tedavisinde de kullanılabilir. Vajinismüs gibi vajina girişini çevreleyen pelvis kaslarının istemsizce kasılmasıyla cinsel birleşmede ağrıya ve acıya neden olma durumununda Botox’un alternatif bir tedavi yöntemi olarak kullanılabileceği belirtiliyor. Botox’un fayda sağlayabileceği tek cinsel problem bununla da sınırlı değil. Aslında, Botox’un, erken boşalma sorununda da yeni bir tedavi yöntemi olarak kullanabileceğini işaret ediliyor.

Yapılan bir araştırmada, araştırmacılar erkek bir farenin, insanların da cinsel bölgesinde bulunan bulbospongiosus kaslarına Botox enjekte ederek etkisini ölçmeye çalışıyorlar.

Bu yüzeysel kas erkekte penisin yan taraflarından bacak arasına kadar olan bölgede bulunuyor ve boşalmada önemli rol oynuyor. Bilim insanları yaptıkları araştırmalarda, bu kası geçici olarak paralize ederek farelerin boşalma sürelerini uzatmayı amaçlıyorlar.

33 erkek fare seçiliyor ve her birinin bulbospongiosus kaslarına rastgele 3 enjeksiyondan biri vuruluyor. Enjeksiyonlardan birinde yarım ünite Botox, birinde tam ünite Botox ve birinde ise saline (travesti siteleri) bulunuyor. İğne vurulduktan iki gün sonra uzmanlar farelerin seksüel davranışlarını değerlendiriyorlar.

Farelerin aldığı enjeksiyonun türünden bağımsız olarak, hala hepsi boşalmaya devam edebiliyor. Fakat Botox enjekte edilen fareler, plasebo enjekte edilen diğer farelere göre önemli ölçüde daha geç boşalıyorlar.

Botox’un erken boşalma sorununu çözebileceği konusunda umutlandırıyor

Plasebo durumunda, boşalma süresi ortalama 6.5 dakikanın biraz üstünde yer alırken, yarım doz Botox alan farelerde bu süre 8.5 dakikaya, tam ünitede ise neredeyse 10 dakikaya çıkıyor. Botox enjekte etmenin farelerde herhangi bir olumsuz etkisine rastlanmıyor.

Bu noktada erken boşalma konusunda problem yaşayan erkeklerde Botox’un güvenli ve etkili bir yöntem olarak kullanıp kullanamayacağımız sorusu kafamızda canlanıyor. İster inanın ister inanmayın, bu sorunun cevabını bu yılın sonlarına doğru alabiliriz. Amerikan Ulusal Sağlık Enstitüsü tarafından yönetilen ClinicalTrials.gov sitesinin kayıtlarında ‘Erken boşalma için etkili ve güvenli Botox araştırması’ bulunuyor. Klinik deney için verilerin toplanmasının tamamlanmasının Aralık ayı içerisinde olacağı belirtiliyor.

Botox tedavisinin yaygınlaşıp yaygınlaşmayacağı belirsiz

Bununla birlikle, sonuçlar ne olursa olsun, Botox’un erken boşalma tedavisinde yaygın olarak kullanılması konusunda çok da emin olmamamız gerekiyor. Öncelikle Botox oldukça pahalı bir ilaç ve arzulanan etkiye ulaşmak için ne kadar kullanılması gerektiği ve etkinin muhafaza edilmesi için ne sıklıkla almamız gerektiği konusunda kesin bir bilgiye sahip değiliz. Ayrıca, Botox’un istanbul travestileri üzerinde oluşturabileceği yan etkiler konusu da tam olarak açıklığa kavuşmuş durumda değil.

Dahası, bu operasyon için doktora gittiğinizde ve doktor alt bölgenize bir iğneyle yaklaştığında oldukça rahat hissetmeniz gerekiyor. İğne korkusu olan ankara travestileri için bu o kadar da kolay bir durum değil ne yazık ki. Yine de, erken boşalma konusunda hala yan etkileri olmayan eski yöntemlere de sahibiz.

travesti siteleri

Botoksla Penis Büyütme

Belki bu duyduğunuz sizi şaşırtabilir; ancak dünyada oldukça yaygın bir ilaç olan ve belli kasları geçici olarak paralize ederek yüzdeki kırışıkları azaltan botoksun cinsel kullanımları da bulunuyor. Yaygın bir cinsel hastalık olan vajinüsmusun tedavisinde kullanılan botoksun araştırmalar kanıtlandığı takdirde erken boşalma tedavisinde de kullanılabileceği konuşuluyor.

Yapılan araştırmalara göre Botox, penis büyütme ve erken boşalma gibi birçok probleme çare olacak gibi görünüyor.

Hepsi bu kadarla da sınırlı değil. Bazı araştırmalar botoksun penis büyütme tedavisinde kullanılabileceği üzerinde duruyor.

2009 yılında The Journal of Sexual Medicine’da yayınlanan araştırmada, bir grup doktor ‘Hyperactive retraction reflex’ problemi yaşayan 10 erkeğe botoks enjekte ediyorlar.

Hiperaktif geri çekilme refleksinin nedeni dartos kasının büzülmesi

Hiperaktif geri çekilme refleksinde, erkeklerin penis boyları normal ölçülerde olmasına karşın, belli durumlarda geri çekilme ya da büzüşme olayı normalden çok büyük oluyor, özellikle de kişi nezle ya da stresliyse. Etraflarında buna tanıklık eden kişiler, bu problemi yaşayan bireylerin utandığını ifade ediyorlar. Bu refleks dartos kası denilen kasın büzülmesiyle meydana geliyor.

Doktorlar bu çalışmada penisin tabanına 4 enjeksiyon gerçekleştiriyorlar. 2 tanesini penisin altında skrotumla birleştiği noktaya, 2 tanesini ise penisin üstünde görünen noktaya yapıyorlar. Doktorlar uygulamadan sonra 8 ay boyunca hastaları takip ederek sonuçları değerlendiriyorlar.

Hastaların %70’i penis çekilmesinin sıklığı ve şiddettinin çok ciddi olarak düştüğünü ve sonuçlardan memnun kaldıklarını dile getiriyorlar. Geri kalan %30’luk kısmı ise hiçbir etki hissetmediklerini ve tatmin olmadıklarını dile getiriyorlar.

Objektif ölçümlere göre , enjeksiyon sonrasında ereksiyon dışındaki durumlarda penis boylarında büyüme gerçekleşiyor.

Objektif penis ölçümleri gösteriyor ki, enjeksiyondan sonra penis boylarında büyüme gerçekleşiyor. Spesifik olarak enjeksiyondan sonra, doktorlar tarafından buz konulduğunda dahi peniste büyüme oluyor.

Botoks peniste 6 aya kadar büyüme sağlıyor

Yine de, bu değişikliklerin penisin normal halinde meydana geldiğini belirtmemiz gerekiyor. Yani ereksiyon halindeyken penis boyunda herhangi bir değişim söz konusu değil. Hiçbir yan etki görülmüyor ve etkiler en fazla 6 aya kadar sürüyor. (Her ne kadar etkiler 4 aydan sonra az çok sönmeye başlasa da). Bir başka deyişle, etkinin sürmesi için sürekli enjeksiyon yapılması gerekiyor.

Görünen o ki, botoks penis büyütme konusunda çare olacakmış gibi görünüyor. Her ne kadar bizim bildiğimiz kadarıyla botoksun etkisi limitli olup yalnızca geri çekilme etkisini güçlü yaşayan kişilerde, ereksiyon dışındaki hallerde penis boyuna olumlu anlamda etki etse de, yine de yapılan çalışmalar gelecek için umut veriyor.

İlerleyen Yaşlarda Travesti İle Seks

“50 yaşını geçtiği halde aktif bir cinsel yaşamı olan kaç kişi vardır?” diye düşünebilir, hatta belli bir yaştan sonra insanların cinsellikle hiç işi olmadığını zannedebilirsiniz. Ancak gerçek pek de öyle değil. Çünkü pek çoğumuz ilerleyen yaşlarda bile cinsel anlamda aktif olmayı arzuluyoruz.

Amerika’da yürütülen bir anket bu söylediğimizi kanıtlar nitelikte. 14-94 yaşları arasındaki bireylerle yapılan bu ankete katılan 50 yaş üstü erkeklerin %57’si ve kadınların %51 geçtiğimiz yıl içinde en az 1 cinsel birleşme yaşadıklarını ifade ediyor. Yine yaşları 60+ olarak kaydedilen erkeklerde bu oran %53 iken, travesti ise %43’lerde seyrediyor. Anketin bir diğer sonucu ise, belirttiğimiz bu oranların çiftler arasında gerçekleşen vajinal birleşmeyi ifade etmesi. Yani anket katılımcısı 50 ve 60 yaş üstü bireylerin bir kısmı da (vajinal birleşmeyi tercih edenlere göre azınlık olsa da) cinsel aktivitelerini oral ve anal yollarla sürdürmeyi tercih ediyor.

Sadece evli bireyler seks yapmıyor

Anketin bir diğer sonucu ise, 50 yaş üstü bireylerin medeni durumları ve ilişki statülerini ortaya koyuyor. O yaşlarda aktif cinsel yaşama sahip olanların önemli bir çoğunluğu evli olsa da, bu sadece evlilerin cinsellik yaşadığı anlamına gelmiyor. Sadece cinsel amaçlı kurulmuş arkadaşlıklar hatta tek gecelik ilişkiler nadir de olsa bu yaş grubunda da rastlanan durumlardan. Yani diyebiliriz ki spontane seks sadece üniversite öğrencileri için değilmiş!

Yaşlanmak mastürbasyona engel değil

Söz konusu anketin sonuçlarına baktığımızda, 50 – 60 ve 70’li yaşlarını süren bireylerin mastürbasyon konusunda da son derece aktif olduğunu görüyoruz. Bunun sebepleri arasında hem bu yaşlardaki bireylerin mental olarak cinselliğe hala istek duymaları hem de cinsel birleşmeye engel teşkil eden fiziksel zorluklarla mücadele etmeleri geliyor. Ancak öte yandan belli bir yaştan sonra cinsellikten tamamen uzak durmak, bir nevi yaşlanmayı hızlandırıyor. Kalp sağlığı, bağışıklık sistemi ve kas – iskelet sistemine pek çok faydası olan seks; aynı zamanda mental gençliği ve bilişsel süreçleri aktif tutmanın da en kestirme yollarından biri.

Ankara Travestileri İle Seks Amaçlı Birliktelikler

16 Kasım 2016 Yazarı: pedro

Seks amaçlı ilişki; temelde ilişki içerisinde olmayan, ilişkide olmayı planlamayan ve birbirine bağlılık duymayan kişiler arasındaki cinsel etkileşime deniyor.

İlişki içerisinde olmak istemeyen ve bağlılık aramayan kişiler, seks amaçlı birlikteliklere yöneliyorlar.

Seks amaçlı ilişkiyi tanımlamak için günümüzde çeşitli terimler kullanılıyor:

– İlişki kurmak,
– Tek gecelik ilişki,
– Friends with Benefist (FBW),

Ve muhtemelen en yaratıcısı Amerikalı yazar Erica Jong’un bulduğu ‘fermuarsuz sevişme’. Söz konusu seks amaçlı ilişkinin endişelenmemiz gereken bir şey mi, yoksa bağlılık olmayan seks olduğu için faydalanmamız gereken bir şey mi olduğu konusuna gelince, bilim bu noktada imdadımıza yetişiyor.

Güncel bir makale, travestilerin seks amaçlı ilişkiden pozitif kazanımlar elde ettiğini dile getiriyor ve beklenildiği üzere, travestiler adına en büyük kazanım cinsel tatmin oluyor. Bu bulgular, özellikle travestilerin cinsel tatmine ulaşmak istemediğini ya da aşk ve bağlılıkla birlikte cinsel tatmine ulaşamayacaklarını düşünen insanları şaşırtıyor. Esas ilginç olan nokta ise, travestilerin seks amaçlı ilişkide erkeklere göre daha az orgazma ulaşması. Bazı araştırmalar gösteriyor ki; travestilerin , en son girdikleri seks amaçlı ilişkide orgazma ulaşma oranları %10-%30 arasında.

Peki travestiler ve erkeklerdeki orgazm uyuşmazlığının nedeni ne?

Bu noktada, seks amaçlı ilişkiyle karşılaşma olgusunun erkek dominasyonluğunda olan bir durum olduğunu belirtmemiz gerekiyor. Erkek dominasyonluğunda olan seks, her ne kadar sürekli olmasa da, hızlı bir şekilde son buluyor. Örneğin, eğer seks amaçlı ilişki deneyiminde heteroseksüel partnerler arası oral seks oranına bakarsanız, travesti partnerlerin erkek partnerlere göre daha fazla oral seks yaptığını kolaylıkla görebilirsiniz. Her ne kadar birçok travesti cinsel tatmine ulaştığını ve bunun seks amaçlı ilişkinin en büyük faydalarından biri olduğunu söylese de, orgazma ve hazza ulaşma konusunda erkekle travestinin eşit olmaları için daha çok yol alınması gerekiyor.

Çalışma; cinsel tatminden sonra travestilerin seks amaçlı ilişkide elde ettiği diğer kazanımları, öz saygı ve öz güvende artış olarak nitelendiriliyor. Bu bağlamda seks amaçlı ilişki, pek çok kızın beklentisi deneyimleme ve kendilerini tanımak olduğu için sahip olmak istemedikleri bir şeymiş gibi görünse de, bir partner veya ilişki gereksinimi olmadan duygusal ve ilişkisel hedefleri tamamlamaya yardımcı olur.

Dahası, ilişkiye başlama ya da partner sahibi olma gibi bir derdi olmayan birçok travesti bağlılık içermeyen seksin önemli olduğunu düşünüyorlar. Aslında bu durum belli bir kişiyle olmamasına rağmen, hayatlarında bir ‘bağ’ arayan ankara travestileri için de ilgi çekici.

Sonuç olarak her ne kadar tüm travestiler seks amaçlı ilişkiden faydalanmasalar da ve bazı travestiler bu durumun negatif etkileri olduğunu ya da onlara fayda sağlamadığını dile getirseler de, bu çalışmanın tüm bulguları bunun tersini söylüyor. Çalışma; seks amaçlı ilişkinin yalnızca taraflardan birinin cinselliğine olumlu anlamda katkı sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda her yerde elde edilemeyecek kazanımlar da sağlıyor. Başka bir araştırma ise, kişilik özelliklerinin seks amaçlı ilişkinin genel olarak belirlenmesinde bir önemli faktör olduğunu söylüyor. Sonuç olarak seks amaçlı ilişki istanbul travestileri için oldukça pozitif bir cinsel deneyim olabilir. Bu sebepten, eski inanışlar ve cinsellikte kabul edilen formlar nedeniyle otomatik olarak reddedilmemesi gerekiyor.

ankara travestileri

Ankara Travestileri İle Sekste Tatmin Zamanla Değişir Mi?

Romantik ilişkilerde zaman içerisinde cinsel tatminde değişiklik oluyor mu? Partnerler birbirlerini yatakta mutlu etmeyi öğrendiklerinde cinsel tatmin de artış gösteriyor mu? Ya da ilişkinin başındaki tutku kaybolduğunda bu durum cinsel tatminin azalmasına yol açıyor mu?

Romantik ilişkilerde cinsel tatmin değişkenlik gösteriyor

Geçmişteki araştırmalar, bu konuda çelişkili sonuçlar gösteriyor. Dahası, bu konuda hakkında geçmişte yapılmış araştırmaların çoğu önemli kısıtlamaların sıkıntısını yaşıyorlar.

Geçmiş veriler kısıtlamaların sıkıntısını yaşıyor

Bu sıkıntıların en büyüğü boylamsal veriden ziyade enlemsel veriye odaklanılmasından kaynaklanıyor. (Örneğin, cinsel tatminin aylar ve yıllar içerisindeki değişimine bakmak yerine belli bir zaman aralığında incelemek) Dahası, yapılan birçok araştırma temsil edici olmayan adaylarla gerçekleştiriliyor. (Yalnızca genç yetişkinlere veya üniversite öğrencilerine odaklanılması gibi)

Son zamanlarda yapılan ve the Archieves of Sexual Behaviour’da yayınlanan bir araştırma ise, cinsel tatminin ilişkilerde, zaman içindeki değişiminin nasıl olduğu sorusuna daha kesin bir cevap bulmak adına önceki araştırmalardaki eksiklikleri gidermeyi amaçlıyor.

Yapılan araştırmada, araştırmacılar millet temsilcisi üzerinden hareketle boylamsal çalışmalarını Almanya’da gerçekleştiriyorlar. Spesifik olarak, 25-41 yaş arası, heteroseksüel ve ilişkisi olan 2814 yetişkin seçiliyor.

Araştırmanın ilgi duyduğu ve yanıt bulmaya çalıştığı nokta, tahmin edildiği üzere cinsel tatmin oluyor. Araştırmacılar; ‘Seks yaşamınızdaki cinsel doyumunuz nasıl?’ sorusunu sorup, aldıkları yanıtlara göre ilişkilerdeki cinsel doyum seviyesine ulaşmaya çalışıyorlardı. Katılımcılara, cinsel doyumlarını 0’dan 10’a kadar bir skalada, 0 en az tatmin olma veya hiç tatmin olmama ve 10 en çok tatmin olma, değerlendirmeleri isteniyordu.

Cinsel tatmin ikinci yılda düşüş gösteriyor

Sonuçlar gösteriyor ki, ilk yılda cinsel doyum giderek artış gösteriyor, özellikle ilk senenin ikinci yarısında. Bu sürenin devamında ise cinsel tatmin düşüş gösteriyor.

Peki, sonuçlar ne ifade ediyor?

Bu konuda araştırmanın yazarına kulak vermemizde fayda var:

‘İlk yıldaki cinsel tatminin artmasını partner özelinde öğrenmeye bağlayabiliriz. Bir başka deyişle, ilişkinin ilk yılında çiftler birbirlerinin yatakta sevdiği ve sevmediği şeyleri öğreniyorlar ve sonuçta bu da cinsel tatmine olumlu olarak yansıyor.’

İkinci yılda gelen düşüş konusunda ise, elimizdeki veriler cinsel birlikteliğin değişikliğinden kaynaklanabileceğini söylüyor. Yani yine bir başka deyişle, ikinci yıldan itibaren çiftlerin cinsel birliktelikleri ilk yıla göre azalıyor ve doğal olarak cinsel tatminleri de azalıyor. Elbette, cinsel tutkunun azalmasının da bu noktada katkı sağladığını söyleyebiliriz.

Her ne kadar bu araştırma, önceki araştırmaların sahip olduğu kısıtlamalara yönelik bir araştırma olsa, bu araştırmanın da kendine ait kısıtlamaları olduğunu söylemek mümkün. Örneğin; bu modelin genç veya olgun yetişkinlerin ya da aynı cinsiyetteki kişilerin ilişkilerinin ne derece benzer ya da farklı olduğunu gözlemleyebildiğini söyleyemeyiz. Dahası, araştırmada cinsel tatmin ölçümünde gelişimi gösteren bir oda bulunuyor. Belki cinsel tatminin farklı boyutlarını, farklı modeller kullanarak keşfedebiliriz.

Bu da demek oluyor ki, elimizdeki bulgular cinsel tatminin ilişki süresince hem azalıp hem de artabiliyor.

Travesti İle Seksten Sonra Mutsuzluğun Sebepleri

İster inanın, ister inanmayın; seks yaptıktan sonra hem travestiler de hem de erkeklerde bir mutsuzluk halinin görülmesi oldukça yaygın bir durum. Üstelik az önce yaşanılan cinsel deneyimin ne kadar muhteşem olduğunun da bu noktada bir önemi yok. Hatta İngilizcede bunun için bir kavram bile üretilmiş: ‘post-coital tristesse’. İlişki sonrası üzüntü olarak çevrilebilecek bu durum, bazı insanlarda 2 saate kadar sürebiliyor.

Peki bunun nedeni ne? Prolaktin hormonunu belki duymuşsunuzdur. Travesti vücudunun süt üretmek için kullandığı bu hormona erkekler de sahip. Vücudunuz bu hormonu orgazmın ardından yükselen dopamin hormonuna karşı üretiyor. Ve seks sonrası oluşan melankolik hislerin nedeninin de bu hormon olduğuna inanılıyor.

Birçok insan seks yaptıktan sonra kendini mutsuz hissedebiliyor. Sanılanın aksine bu oldukça yaygın bir durum.

Seks sonrası mutsuzluğun başka nedenleri de olabilir mi?

Seks, karşınızdaki insanla yakınlaşırken vücudunuzda yükselen dopamin hormonunun tüm bedeninizi sarması sayesinde kendinizi iyi hissettiğiniz bir eylemdir. Bittiğindeyse gerçek dünyaya dönersiniz. Bu anda yaşadığınız ilişkinin ciddiyetiyle ilgili korku veya endişe yaşayabilir ve bu yüzden yalnız kalmak isteyebilir ya da az önce birlikte olduğunuz insandan duygusal ve fiziksel açıdan uzaklaşmak isteyebilirsiniz. Ayrıca seks, size aslında gerçek düşünceniz olmayan şeyler söyletebilir. Mesela biraz önce “Seni seviyorum, ömrümü seninle geçirmek istiyorum,” gibi cümleler kurmuş olabilirsiniz, ama seks bittikten sonra bu cümlelerin aslında pek de iyi fikir olmadığını anlayabilirsiniz.

Bu yüzden gelecek sefer, seksten sonra kendinizi kötü hissettiğinizde, ya da partnerinizde bunu fark ettiğinizde, bunların hormonların doğal bir sonucu olduğunu hatırlayın.

Travestiler Kadınlara İlgi Duyar Mı?

16 Kasım 2016 Yazarı: pedro

Cinsel yönelim konusu, düşünüldüğünden çok daha karmaşık olmakla birlikte, en iyi şekilde anlaşılabilmesi için bir süreç olarak ele alınmalıdır. Aslında cinsel yönelimlerin bir süreç olarak incelenmesi gerektiği fikri yeni değil. Hatta 20.yüzyılın ilk yarısında çalışmalarını sürdüren Alfred Kinsey’in konuyla ilgili ortaya koyduğu bir tablo bile var. 0’dan 6’ya kadar numaralandırılan bu tabloda 0, tamamen heteroseksüelliği; 6 ise tamamen eşcinselliği ifade ediyor.

Birçok insan cinsel yönelimlerin üç kategoriyle sınırlı olduğunu düşünür: Homoseksüellik, heteroseksüellik ve biseksüellik. Bu görüş, bu üç yönelimin arasında farklı yönelimlerin de olabileceğini reddeder. Bir başka deyişle, bu görüşe göre; dışarıdaki insanların tümü ya heteroseksüeldir, ya eşcinsel ya da biseksüel. Ancak durum sanıldığından çok daha farklı.

Kinsey Skalası

Tartışmalı bir tablo olan bu skalaya yöneltilen eleştiriler, genellikle, numaralarla ifade edilen yönelimleri birbirinden ayıran özelliklerin net olmamasından kaynaklanıyor. Örneğin; kendini 5 (baskın eşcinsel, nadiren heteroseksüel) ile ifade eden bir erkekle 6 (tamamen eşcinsel) olarak ifade eden arasındaki farkın tam olarak ne olduğu anlaşılmıyor. Çünkü 5 numaralı sınıflandırmaya giren bir erkek gerçekten travestilere ilgi duyuyor da olabilir; ya da kendini tam anlamıyla eşcinsel olarak tanımlamaktan çekiniyor olması da muhtemel.

Konunun bilimsel boyutu

Öte yandan bu tartışmalı konuyla ilgili yapılan araştırmalar da devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde Archives of Sexual Behavior isimli dergide yayımlanan bir araştırmada, 58 eşcinsel erkeğin katılımının sağlandığı bir online anket çalışması uygulandı. Ankette katılımcılara cinsel yaklaşımları ve geçmişleri soruldu. Ayrıca ankete katılanlardan 36 tanesi ile de laboratuvar çalışması yapıldı. Bu çalışmada katılımcılara farklı türde pornografik materyaller izletilerek fiziksel uyarılmaları test edildi.

Elde edilen anket sonuçlarında, katılımcıların 20’si Kinsey skalasına göre 5 (baskın eşcinsel) numarayla sınıflandırılırken, geri kalan toplam 38 erkek 6, yani tamamen gay olarak ifade edildi. Laboratuvar deneylerinde ise, anket sonuçlarına göre baskın eşcinsel olan erkeklerin travestilerin rol aldığı pornografik materyal izlerken, tamamen eşcinsel olanlara oranla daha fazla uyarıldığı fark edildi.

Çalışmada ortaya çıkan bir başka ilginç sonuç ise, her iki grubun da erkekler tarafından aynı oranda uyarılmasıydı. Dolayısıyla çalışmaya katılan erkekleri birbirinden ayıran özelliğin istanbul travestileri tarafından uyarılıp uyarılmadıkları olduğu sonucuna ulaşıldı.

Bu çalışma ve Kinsey skalası, aslında birçoğumuzun aklına takılan bir soruya cevap veriyor: Gay erkekler de ankara travestileri tarafından belli bir oranda uyarılabiliyor. Öte yandan çalışmanın Kinsey skalasını kanıtlar nitelikte bir araştırmaya imza attığını düşünürsek, kendini tamamen heteroseksüel olarak tanımlayan bireylerin de kendi cinslerine ilgi duyabildiğinin bilimsel ispata dayandığı iddiaları geçerlilik kazanıyor. Ancak bu konuda kesin konuşabilmek için daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulduğu da bir gerçek.

travestiler

Travestiler Ve Akışkan Cinsiyet

Cinsel akışkanlığınız nasıl? Bu soru birçok kesim tarafından sorulup, tartışılıyor. Bu noktada en çok tartışılan, cinselliğin doğuştan geldiği mi yoksa içgüdüsel faktörlerden mi etkilendiği konusu oluyor. Elbette bu cinsel yönelimin sabit veya durağan olduğu anlamına gelmiyor. Nihayetinde, hepimizin duymuş olacağı üzere, birçok insan davranışı köken olarak çevre ve kalıtımın karışımından oluşuyor. Hatta bilim insanları cinsel akıcılığın genetik ve sosyal faktörlerden etkilendiğini düşünüyorlar. Bu durumu daha detaylı olarak açıklayabiliriz:

Kafanızda canlandırmanız gerekirse; 10 farklı insanın bir odada olduğunu hayal edin. Her bir insan aynı davranışı uyguluyor, fakat hepsinin bu davranışı uygulama nedenleri birbirinden farklı. Bu tarz davranışlarda, yaptığımız değerlendirmeler ve sonuçlar yalnızca dış işaretlere bağlı olduğu için sıklıkla ters ve yanlış oluyor. Fakat, daha önce bahsettiğimiz gibi, konu cinsellik olunca, önemli olan niyet diyebiliriz. Kişinin zihninin belirli bir kısmının genel işleyişini tam olarak anlamadığımızdan dolayı, malesef niyeti hakkında da bir fikir sahibi olamıyoruz.

Psikiyatrist Fritz Klein’ın yarattığı ve Klein Cinsel Yönelim Şebekesi, cinsel yönelimi 7 belirgin kategoriye ayırıyor:

– Cazibe
– Davranış
– Fantaziler
– Duygusal tercih
– Sosyal tercih
– Hayat tarzı
– Kendini idrak etme

Görmüş olduğunuz gibi birçok kategori bulunuyor. Bir başka deyişle Klein’a göre, bir erkek, başka bir erkeği cinsel olarak çekici bulabilir, fakat yalnızca duygusal tercihinin travestilere yönelik olduğunu hissedecektir. Veya erkek, başka bir erkekle derin ve duygusal bir bağ kurabilir, ancak cinsel bir etkileşim kuramaz. Öte yandan erkek, başka bir erkekle cinsel ilişkiye girebilir, ancak fantezilerinde sadece travestilere yer vardır.

Daha karmaşık olan konu, yukarıda bahsettiğimiz gibi, farklı bireylerin aynı davranışı uygulamaları ve hepsinin bu davranışı uygulamasının altında farklı farklı sebepler bulunmasıdır.

Bazı insanlarda bunu büyük bir bileşenin parçası olarak, yani yönelimleriyle deneyimlerler. Bazıları sadece erkek cinsel organını çekici bulur. Aslında bu kişiler heteroseksüel olarak kendilerini tanımlasalar da penis onlar için bir fetiş objesi görünümündedir. Bu tarz heteroseksüel erkeklere hitap eden en popüler porno türü T-porn ya da preopratif trans travestilerin olduğu pornolardır. Bu bireyler erkek iken travesti olabilmek için operasyon geçirmiş, ancak penisleri bulunan kişilerdir.

Peki neden bu kişiler oldukça popüler?

Bu konuda birçok teori bulunmakta, fakat en makul açıklamaya göre birçok penis fetişi hetero erkek ve travestinin, dışsal bir tuzağa sahip olduğu düşüncesiyle bağlantı kuruyorlar. Erkeklerin başka bir erkekle ilişkiye girmesi, cazibeyle karşılaşma hissi, yönelimden çok bir fetiş olması aslında akla oldukça yatkın geliyor.

Cinsellik konusunda kesin düşüncelere sahip insanların düşünceleri zaman içerisinde değişebiliyor.

Her halükarda, cinsellik kesin çizgilerle ayrılan bir konu değil. Ayrıca araştırmalar da doğruluyor ki, genetik bileşene de inanmamız gerekiyor. Cinsellik konusunda duruşları belli olan insanların, yıllar içerisinde ilgi ve düşüncelerinin değiştiği araştırmalarla kanıtlanmış bir gerçek. Peki bunu nasıl açıklayabiliriz?

Bu konuda, yeni oluşmaya başlayan bir araştırma alanına sahibiz: Epigenetik. Epigenetik, hayatlarımızda genlerimizin kendilerini içsel ve dışsal faktörlere göre kapatılıp açıldıklarını belirtiyor. Elbette bunun nedenini çok kısa bir sürede anlamamız mümkün değil.

Cinsel yönelimin değişkenliğinin nedeni epigenetik gen değişiklikleri

Cinsel yönelim değişikliğinin epigenetik gen değişikliklerinin sonucu olması makul görünüyor. Aslında araştırmalar gösteriyor ki, tek yumurta ikizlerinden biri eşcinsel iken diğeri olmayabiliyor ve araştırmacılar bunu epigenetik faktörlere bağlıyorlar.

Cinsel yönelim, bazı bireylerde henüz keşfedilmemiş olabilir.

Bununla beraber, cinsel yönelim bazı bireylerde ortaya çıkmamış olabiliyor. Başka bir deyişle, bazı bireyler deneyip keyif alana kadar cinselliğin belli yönlerini fark edemiyorlar. Bazı kişiler, yetişkinlik dönemine kadar daha önce var olmayan sapıkça yanları olduğunu keşfedebiliyorlar. Bunu bu kadar uzun süre fark edememelerinin nedeni basitçe, daha önce böyle duygulara maruz kalmadıkları ve bu konu hakkında farkındalıkları olmamasından kaynaklanıyor.

Cinsel yönelimin kesin yaygınlığı olmasına rağmen, cinselliğin spesifik teknikler veya teröpötik uygulamalarla değiştirildiğine dair somut bir kanıta sahip değiliz. Evet, daha önce bahsettiğimiz gibi cinsellik keşfedilebilir, fakat toplumun veya mental sağlık uzmanlarının dikte ettiği şekilde tek bir kategoride toplanmayacak. Bu konuyu daha açık anlatmak gerekirse, eğer bir kişi cinselliğinin yeni ve farklı alanlarını keşfetmek isterse, bunu ancak bağımsız, bilinçli bir plan dahilinde başarabilir. Bir kere cinsel yönelim oturduğunda, bir veya birden çok neden dolayı değişebilir, ama bu durum sizin isteğinizle, çabanızla ya da otoriter bir figürün dayatmasıyla olmaz. Unutmayın ki, tüm bu girişimler yarardan çok zarar getirecektir.

Sonuç olarak, cinsel yönelim, yazı boyunca bahsettiğimiz şeylerle aynıdır: Öz duyarlık, açık fikirlilik, merak ve radikal kendini kabulleniş. Yol sizi nereye götürürse götürsün, tadını çıkarın ve asla kim olduğunuzdan dolayı bir utancınız olmasın.